Günümüzde sosyal medyanın etkisi, günlük yaşantımıza derinlemesine nüfuz etmiş durumda. Ancak, bu dijital platformun hızla evrim geçirmesi ve yeni bir alan olması, kullanıcıları bilinçsiz bir şekilde sosyal medya kullanımına sebep olabiliyor.

Sosyal medyada internet fenomenlerinin toplumun sinir uçlarına dokunan paylaşımların ardından da bu paylaşımlara karşı verilen tepkileri yargıya taşıyarak gelir elde ettikleri iddiaları gündemi işgal ediyor. Bu fenomenlerin kullandığı yöntem ökse tuzağı olarak adlandırılan yasak avlanma yöntemlerine benzetiliyor. Tepki çekecek paylaşımlar yapmanın ardından kendilerini koruma altına alıyorlar.

Ökse tuzağı, sosyal medyada hakaret eylemlerine teşvik edilen kişilerin bulunmasına karşın provoke edenlerin mağdur olduğunu iddia ettiği durumları kapsıyor. İddialara göre, bu tuzaklar aracılığıyla mağdur rolüne giren haksız eyleme ittikleri  kişilerden yüksek miktarda tazminat elde etmeye çalışıyor. Seri davaların adliyelerin iş yükünü ciddi şekilde artırdığı ve bu davaların adliyelerin yüzde 40'ını oluşturduğu iddia ediliyor.

Bu bağlamda, yeni bir sosyal medya yasasının hayati öneme sahip olduğu ve bu tür hakkın kötüye kullanılması durumlarının yasal yaptırıma tabi tutulması gerektiği belirtiliyor. Ancak, bu iddiaların henüz resmi bir şekilde doğrulanmamış olduğu vurgulanarak, toplumun bu konuda daha fazla bilinçlenmesi gerektiği ifade ediliyor.