DERS 4- Bilanço Kavramı
BİLANÇO
Bilanço bir işletmenin bir anlık fotoğrafıdır diyebiliriz. Çünkü bir dakika sonda bile bilanço değişebilir. İşletmeye mal gelir, mal satılır, kredi kullanılır, demirbaş satılırsa bilanço anında değişir. Bilanço bir denklik yani eşitliktir. Bilanço ülkemizde en erken aylık olarak düzenlenir. Bunun gibi üç veya altı aylık bilanço yapan işletmelerde vardır. Ancak genel olarak işletmeler yılsonunda bilanço çıkarırlar ve buna göre gelir veya kurumlar vergisi öderler. Vergi hesaplayabilmek için yıl sonunda işletmenin durumunu, yani kâr mı zarar mı ettiğini gösteren belge olan gelir tablosu hazırlanır ve yanı kâr veya zarar rakamı bilançoda da yer alır. Kâr etmeyen işletme vergi veremeyecektir.
Bilanço, işletmenin belli bir tarihteki varlıklarını ve bu varlıkların sağlandığı kaynaklarını gösteren mali bir tablodur. Bilanço muhasebe sisteminin en önemli tablolarından biridir.
MUHASEBE POLİTİKALARININ AÇIKLANMASI
1. Mali tablolar işletmenin sürekliliği, tutarlılık ve dönemsellik kavramlarına dayanılarak hazırlanmış ise bunların açıklanması istenmez. Ancak bu kavramlardan ayrılmaların mevcut olması hallerinde, mali tabloların dipnotlarında nedenleri ile birlikte açıklanmalıdır.
2. İhtiyatlılık, özün önceliği ve önemlilik kavramları muhasebe politikalarının seçimini ve uygulamasını yönlendirmelidir.
3. Mali tabloların içerdiği bütün önemli muhasebe politikaları anlaşılır ve kısa olarak açıklanmalıdır.
4. Kullanılan muhasebe politikalarıyla ilgili açıklamalar mali tablolarla bütünlük oluşturur. Kullanılan önemli muhasebe politikalarının açıklanması mali tabloların bütünlüğü ve tamlığı için temel ilkedir. Politikalara ilişkin açıklamalar işletme yönetimi tarafından muhasebe departmanına toplu olarak verilmelidir.
5. Bilanço ve gelir tablosundaki ve diğer tablolardaki yanlış veya gerçeğe uygun olmayan işlemler, muhasebe politikalarının açıklanması veya dip notlarda belirtilmesi suretiyledüzeltilmiş olamaz. Düzeltme ancak, muhasebe kayıt ve tekniğine uygun olarak yapılır ve mali tablolara yansıtılır.
6. Mali tablolar, dönemler itibariyle karşılaştırılabilir nitelikte olmalıdır.
7. Mali politikalarda, cari dönem veya gelecek dönemlerde önemli etki yaratan veya yaratabilecek bir değişiklik yapılmış ise durum nedenleri ile birlikte açıklanmalı ve bunun mali tablolara olan etkileri gösterilmelidir.
Bilanço, bir işletmenin belli bir tarihte sahip olduğu varlıklar ile bu varlıkların sağladığı kaynakları gösteren mali tablodur.
BİLANÇONUN BİÇİMSEL YAPISI
İşletmeler bilançolarının bir örnekliğini sağlayarak karşılaştırılmalarında kolaylık sağlamak ve anlam birliği oluşturmak amacıyla, ek formlardaki tipleri bilançolarının düzenlenmesine esas alırlar.
Varlıklar, dönen ve duran olarak adlandırılan iki grupta toplanır. Dönen varlıklar grubunda, bir yıl veya işletmenin normal faaliyet dönemi içinde paraya çevrileceği veya kullanılacağı tahmin edilen varlıklar toplanır. Duran varlıklarda ise, normal şartlar altında bir yıl içinde elden çıkarılması düşünülmeyen veya yararları bir yılda tükenmeyecek olan varlıklar yer alır.
Kaynaklar, kısa ve uzun vadeli yabancı kaynaklarla özkaynaklardan oluşur. Kısa vadeli yabancı kaynaklar bir yıl içinde ödenmesi gereken; uzun vadeli yabancı kaynaklar ise bir yıldan sonra ödenecek olan borçlardan oluşur. Özkaynaklar ise işletme sahip veya ortakları tarafından işletme kişiliğine tahsis edilmiş kaynakları oluşturur.
BİLANÇO İLKELERİ
Bilanço ilkelerinin amacı; sermaye koyan veya sonradan kendilerine ait kârı işletmede bırakan sahip ve hissedarlar ile alacaklıların işletmeye sağladıkları kaynaklar ve bunlarla elde edilen varlıkların muhasebe kayıt, hesap ve tablolarında anlamlı bir şekilde tespit edilmesi ve gösterilmesi yoluyla, belli bir tarihte işletmenin mali durumunun açıklıkla ve ilgililer için gerçeğe uygun olarak yansıtılmasıdır.
Bilanço, varlıkların içinde bulunulan zamandaki değerini veya tasfiye halinde bunların satışından elde edilecek para tutarlarını yansıtan bir tablo değildir.
Bütün varlıklar, yabancı kaynaklar ve öz kaynaklar bilançoda gayrisafi değerleri ile gösterilirler. Bu ilke, bilançonun net değer esasına göre düzenlenmesine bir engel oluşturmaz. Bu doğrultuda net değer bilanço düzenlenmesinin gereği olarak indirim kalemlerinin ilgili hesapların altında açıkça gösterilmesi esastır.
Bu amaç doğrultusunda benimsenen bilanço ilkeleri; varlıklar, yabancı kaynaklar ve özkaynaklar itibariyle aşağıda, belirtilmiştir:
a) Varlıklara İlişkin İlkeler :
1. İşletmenin bir yıl veya normal faaliyet dönemi içinde paraya dönüşebilecek varlıkları, bilançoda dönen varlıklar grubu içinde gösterilir.
2. İşletmenin bir yıl veya normal faaliyet dönemi içinde paraya dönüşemeyen, hizmetlerinden bir hesap döneminden daha uzun süre yararlanılan uzun vadeli varlıkları, bilançoda duran varlıklar grubu içinde gösterilir. Dönem sonu bilanço gününde bu grupta yer alan hesaplardan vadeleri bir yılın altında kalanlar dönen varlıklar grubunda ilgili hesaplara aktarılır.
3. Bilançoda varlıkları, bilanço tarihindeki gerçeğe uygun değerleriyle gösterebilmek için, varlıklardaki değer düşüklüklerini göstererek karşılıkların ayrılması zorunludur.
Dönen varlıklar grubu içinde yer alan menkul kıymetler, alacaklar, stoklar ve diğer dönen varlıklar içindeki ilgili kalemler için yapılacak değerleme sonucu gerekli durumlarda uygun karşılıklar ayrılır.
Bu ilke, duran varlıklar grubunda yer alan alacaklar, bağlı menkul kıymetler, iştirakler, bağlı ortaklıklar ve diğer duran varlıklardaki ilgili kalemler için de geçerlidir.
4. Gelecek dönemlere ait olarak önceden ödenen giderler ile cari dönemde tahakkuk eden ancak, gelecek dönemlerde tahsil edilecek olan gelirler kayıt ve tespit edilmeli ve bilançoda ayrıca gösterilmelidir.
5. Dönen ve duran varlıklar grubunda yer alan alacak senetlerini, bilanço tarihindeki gerçeğe uygun değerleri ile gösterebilmek için reeskont işlemleri yapılmalıdır.
6. Bilançoda duran varlıklar grubunda yer alan maddi duran varlıklar ile maddi olmayan duran varlıkların maliyetini çeşitli dönem maliyetlerine yüklemek amacıyla her dönem ayrılan amortismanların birikmiş tutarları ayrıca bilançoda gösterilmelidir.
7. Duran varlıklar grubu içinde yer alan özel tükenmeye tabi varlıkların maliyetini çeşitli dönem maliyetlerine yüklemek amacıyla, her dönem ayrılan tükenme paylarının birikmiş tutarları ayrıca bilançoda gösterilmelidir.
8. Bilançonun dönen ve duran varlıklar gruplarında yer alan alacaklar, menkul kıymetler, bağlı menkul kıymetler ve diğer ilgili hesaplardan ve yükümlülüklerden işletmenin sermaye ve yönetim bakımından ilişkili bulunduğu ortaklara, personele, iştiraklere ve bağlı ortaklıklara ait olan tutarlarının ayrı gösterilmesi temel ilkedir.
9. Tutarları kesinlikle saptanamayan alacaklar için herhangi bir tahakkuk işlemi yapılmaz. Bu tür alacaklar bilanço dipnot veya eklerinde gösterilir.
10. Verilen rehin, ipotek ve bilanço kapsamında yer almayan diğer teminatların özellikleri ve kapsamları bilanço dipnot veya eklerinde açıkça belirtilmelidir.
Bu ilke, alınan rehin, ipotek ve bilanço kapsamında yer almayan diğer teminatlar için de geçerlidir.
Ayrıca, işletme varlıkları ile ilgili toplam sigorta tutarlarının da bilanço dipnot veya eklerinde açıkça gösterilmesi gerekmektedir.
b) Yabancı Kaynaklara İlişkin İlkeler :
1. İşletmenin bir yıl veya normal faaliyet dönemi içinde vadesi gelen borçları, bilançoda kısa vadeli yabancı kaynaklar grubu içinde gösterilir.
2. İşletmenin bir yıl veya normal faaliyet dönemi içinde vadesi gelmemiş borçları, bilançoda uzun vadeli yabancı kaynaklar grubu içinde gösterilir. Dönem sonu bilanço gününde bu grupta yer alan hesaplardan vadeleri bir yılın altında kalanlar kısa vadeli yabancı kaynaklar grubundaki ilgili hesaplara aktarılır.
3. Tutarları kesinlikle saptanamayanları veya durumları tartışmalı olanları da içermek üzere, işletmenin bilinen ve tutarları uygun olarak tahmin edilebilen bütün yabancı kaynakları kayıt ve tespit edilmeli ve bilançoda gösterilmelidir.
İşletmenin bilinen ancak tutarları uygun olarak tahmin edilemeyen durumları da bilançonun dipnotlarında açık olarak belirtilmelidir.
4. Gelecek dönemlere ait olarak önceden tahsil edilen hasılat ile cari dönemde tahakkuk eden ancak, gelecek dönemlerde ödenecek olan giderler kayıt ve tespit edilmeli ve bilançoda ayrıca gösterilmelidir.
5. Kısa ve uzun vadeli yabancı kaynaklar grubunda yer alan borç senetlerini bilanço tarihindeki gerçeğe uygun değerleri ile gösterebilmek için reeskont işlemleri yapılmalıdır.
6. Bilançonun kısa ve uzun vadeli yabancı kaynaklar gruplarında yer alan borçlar, alınan avanslar ve diğer ilgili hesaplardan işletmenin sermaye ve yönetim bakımından ilgili bulunduğu ortaklara, personele, iştiraklere ve bağlı ortaklıklara ait olan tutarlarının ayrı gösterilmesi temel ilkedir.
c) Özkaynaklara İlişkin İlkeler :
1. İşletme sahip veya ortaklarının sahip veya ortak sıfatıyla işletme varlıkları üzerindeki hakları özkaynaklar grubunu oluşturur.
İşletmenin bilanço tarihindeki ödenmiş sermayesi ile işletme faaliyetleri sonucu oluşup, çeşitli adlar altında işletmede bırakılan kârları ile dönem net kârı (zararı) bilançoda özkaynaklar grubu içinde gösterilir.
2. İşletmenin ödenmiş sermayesi bilançonun kapsamı içinde tek bir kalem olarak gösterilir. Ancak, esas sermaye özellikleri farklı hisse gruplarına ayrılmış bulunuyorsa esas sermaye hesapları her grubun haklarını, kâr ve tasfiye paylarının dağıtımında sahip olabilecekleri özellikleri ve diğer önemli özellikleri yansıtacak biçimde bilançonun dipnotlarında gösterilmelidir.
3. İşletmenin hissedarları tarafından yatırılan sermayenin devam ettirilmesi gerekir. İşletmede herhangi bir zararın ortaya çıkması, herhangi bir nedenle özkaynaklarda meydana gelen azalmalar; hem dönemsel, hem de kümülatif olarak izlenmeli ve kaydedilmelidir.
4. Özkaynakların bilançoda net olarak gösterilmesi için geçmiş yıllar zararları ile dönem zararı, özkaynaklar grubunda indirim kalemleri olarak yer alır.
5. Özkaynaklar; ödenmiş sermaye, sermaye yedekleri, kâr yedekleri, geçmiş yıl kârları (zararları) ve dönem net kârı (zararı)ndan oluşur. Kâr yedekleri yasal, statü ve olağanüstü yedekler ile yedek niteliğindeki karşılıklar, özel fonlar gibi işletme faaliyetleri sonucu elde edilen kârların dağıtılmamış kısmını içerir. Sermaye yedekleri ise hisse senedi ihraç primleri, iptal edilen ortaklık payları, yeniden değerleme değer artışları gibi kalemlerden meydana gelir. Sermaye yedekleri, gelir unsuru olarak gelir tablosuna aktarılamaz.
İşletme kendisine sağlanan kaynakların tutarı kadar varlığa sahip olabileceği için işletmenin varlıkları ile onların sağlandığı kaynakların tutarı birbirine eşit olacaktır. Temel muhasebe eşitliği dediğimiz bu eşitlik çift taraflı kayıt sisteminin temelini oluşturur.
Varlıklar = Yabancı Kaynaklar + Öz Kaynaklar
Bu eşitliği;
Mevcutlar + Alacaklar = Sermaye + Borçlar
şeklinde de yazabiliriz.
Eskiden Mevcutlar + alacaklar şeklinde belirttiğimiz bilançonun sol tarafına günümüzde kısaca varlıklar adı verilmektedir. Varlıkların içine neler girer? İşletmenin kasadaki para, çek, senet gibi ekonomik değerleri, arsası, binası, makineleri, patent hakları gibi değerler ile mal veya hizmet satışından doğan tüm alacakları girmektedir. Bu saydıklarımızın toplamına varlıklar adı verilir. Varlıkların yüksekliği işletmenin gücünü gösterir. Varlıkların tamamı, bilançonun sol tarafında (AKTİF) gösterilir.
Bilançonun sağ tarafı ise (PASİF) borçları ve sermayeyi belirtir. Borçlar, üçüncü kişilere olan borçlar, ticari borçlar, bankalara olan kredi borçları, mal veya hizmet satın alımından dolayı olan tüm borçlar bilançonun sağ tarafında (Pasif) yer almalıdır. Bir de tabi ki sermaye de işletmenin pasifinde yer alır.
Mali tablolar analizi ilkelerine göre bir işletmenin borçları ne kadar az, varlıları ve sermayesi ne kadar yüksekse işletmenin güçlü bir mali yapıda olduğu kabul edilir.
Aktif: Bilançonun sol tarafında, işletmenin varlıklarını (mevcutlarını ve alacaklarını) gösteren kısımdır.
Pasif: Bilançonun sağ tarafında, işletmenin kaynaklarını (sermayesini ve borçlarını) gösteren kısımdır.
İşletme ilk kurulduğunda öz kaynakları sadece sermayeden oluşacağından ve yabancı kaynaklar da borçları ifade ettiğinden eşitliği;
Varlıklar = Borçlar + Sermaye olarak basitleştirebiliriz.
Varlıklar, bir işletmenin sahip olduğu ve gelecekteki faaliyetlerinde yararlı olmasını beklediği ekonomik kaynaklarıdır. Varlıklar mal, bina, makine gibi fiziksel yapıya sahip olabildikleri gibi haklar, şerefiyeler, alacaklar gibi fiziksel yapıya sahip olmayan varlıklardan oluşur.
Herhangi bir kalemin varlık özelliğini taşıyabilmesi için;
• İşletmenin kontrolü altında olması,
• İşletmeye gelecekte ekonomik yarar sağlamasının beklenmesi,
• Güvenilir şekilde ölçülebilmesi gerekmektedir.
Borçlar, satıcılardan sağlanan krediler, kredi kurumlarından sağlanan krediler ve işletme faaliyetleri nedeniyle doğan yükümlülüklerdir ve üçüncü kişilerin işletmedeki haklarını ifade eder. Borç, mevcut bir yükümlülüğün ödenmesini veya bir görevin yerine getirilmesini gerektirir.
Öz kaynaklar ise işletme sahiplerinin işletmedeki haklarıdır. İşletme ilk kurulduğunda öz kaynaklar sadece ortakların sağladığı sermayeden oluşur. Ancak daha sonra işletme faaliyetlerine devam ederken
"Öz Kaynaklar = Sermaye + Dağıtılmamış kârlar - Zararlar" dan oluşur.Yani işletme kâr elde edince öz kaynaklar artar, zarar edince ve kâr dağıtımı yapınca öz kaynaklar azalır. Bunların dışında sermaye artırımı ve azaltımı nedeni ile öz kaynaklar artabilir veya azalabilir. Ancak bu tür değişiklikler kâr ya da zarar durumunu etkilemezler.
Muhasebe eşitliği muhasebe raporlama sisteminin bel kemiğidir. Bu eşitlik Bilanço (Finansal Durum Tablosu) adı verilen temel finansal tablonunda özünü oluşturur. Bilanço temel muhasebe eşitliğinin çizelge şekline getirilmiş görünümüdür. Tablonun sol tarafı (Aktif ) varlıkların listesini, sağ tarafı (Pasif) kaynakların listesini verir. Bilançoda aktif ve pasifin birbirine denkliğine "Bilanço Denkliği" denir.
Bu denklik veya eşitlik aşağıdaki gibidir.
AKTİFLER = PASİFLER
VARLIKLAR = BORÇLAR + ÖZKAYNAKLAR
Varlıklar kaleminin içinde işletmenin elinde bulundurduğu veya sahibi olduğu iktisadi kıymetler ile alacakları, özkaynaklarda ise işletme sahiplerinin işletmeye koydukları sermaye veya işletmede bıraktıkları kârları bulunmaktadır.
Bu temel denklem hiçbir zaman bozulmaz. Çünkü eşitliğin sol tarafı sağ tarafının değişik bir görüntüsüdür.
Örnek:
1. Ata Sayın kişisel mal varlığından 10.000 nakit, 20.000 değerinde taşıt aracını ve 50.000 değerindeki binasını sermaye olarak vermiş ve Ata Ticaret işletmesini kurmuştur. Bu verilere göre Ata ticaretin varlıkları 80.000 ve kaynakları da 80.000 olacaktır.
Varlıklar = Kaynaklar
Kasa + Taşıt + Bina = Sermaye
10.000 + 20.000 + 50.000 = 80.000
Aktif BİLANÇO Pasif
KASA 10.000 SERMAYE 80.000
TAŞITLAR 20.000
BİNALAR 50.000
TOPLAM: 80.000 TOPLAM: 80.000
Unutmamamız gereken önemli nokta bilançonun daima denk olması gerekliliğidir.
Muhasebe kayıtlarındaki 1-TL'lik bir hata dahi bilançonun tutmaması yani;
Aktif = Pasif
Dengesinin bozulması anlamına gelir ki bu durum muhasebede kesinlikle kabul edilemeyen bir durumdur.
Kaynaklar:
1. http://www.kirklareli.edu.tr/download//by-files/67960997.html